Yasemin Mutfakta View RSS

Yaşasın Yemek Yemek! Doğduğumdan beri yemek yiyen bundan çok keyif alan biriyim. Evlenene kadar pilav ve makarna dışında birşey yapmayı bilmezken evlendikten sonra aslında çok şey bildiğimi keşfettim. Hem kendimi hemde konuklarımı beslemekten bu kadar keyif aldığımı farkedince tüm internetteki konuklarımı da doyurmaya karar verdim :) Artık kimse aç kalmasın! Yaşasın yemek yemek!!
Hide details



Çilekli Magnolia 20 Apr 2017 3:38 AM (8 years ago)

Bugüne benden Magnolia Puding ;) #özelpastam stilinde :)) #blogkizlarigunu #magnoliapuding #ozelpastam

Magnolia tatlısı Amerika'da bir pastahanenin özel pudingine verdiği isim. Kurabiye, meyve ve puding karışımından oluşan bir üçlü.  Özellikle sütlü ve hafif tatlıları sevenlerin, şık sunumlarla çeşit çeşit hazırlayabileceği bir seçenek. Orjinalini yeme fırsatım olmadı ama orjinalini yiyenler benim tarifin ona bayağa yaklaştığını söylüyorlar. Tek bir farkla ben meyve konusunu biraz abartıyorum :) Ne yapayım huyum kurusun elim bol benim. Öyle ucundan koklatamıom illa ki booool boooool kullanacağım.
Geçen yaz hemen hemen her fırsatta evde pişen bir tatlı oldu magnolia. Çilekli yaptım, muzlu yaptım, hatta memlekette şeftalili bile yaptım.. Benim favorim çilekli olandan yana. Ama siz yine de kendinizi meyve de sınırlamayın derim. Bu kremaya her meyve yakışır.
Sunum olarak tek tek porsiyonluk hazırlayabileceğiniz gibi, bu şekilde büyük bir kasede de hazırlayabilirsiniz. Bu kısmı tamamen sizin yaratıcılığınıza kalmış. Tek tek porsiyonlarda elbette servis daha kolay olacaktır. Ama böyle masanın ortasında koyacağınız kocaman bir tabakta görenleri ayrıca mutlu ediyor :) Nasıl sunarsanız sunun hazır çilek mevsimi gelirken hemen magnolianızı hazırlayın.. 
Bu arada şaşkınlığının farkındayım sayın okur. Evet gerçekten Yasemin Mutfakta blogunda bir tarif okuyorsun.. Bu da sana bugünün sürprizi olsun ;)


Malzemeler

Muhallebisi için;

Manolya için;


Yapılışı
  1. Muhallebi de vanilin ve krema hariç tüm malzemeyi tencereye koyun.
  2. Kaynayıp göz göz olana kadar sürekli tel çırpıcı ile karıştırarak pişirin.
  3. Kaynayınca vanilini ekleyip mikserle 5 dakika boyunca çırpın.
  4. 15 dakika kadar soğumaya bırakın.
  5. Kremaları ekleyip 5 dakika daha çırpın.
  6. Servis yapacağınız derin bir kaseye önce kedi dili bisküvilerini sonra çilekleri üzerine de kremayı ilave edin. Bu işlemi 3 kere tekrarlayın.
  7. En üstte krema kalmalı.
  8. Kalan 3 tane bisküviyi rondoda çekip en üste serpin. Dilerseniz çileklerle de süsleyebilirsiniz.
  9. Üzerini streçleyip en azından 8 saat buzdolabında dinlendirin.
Soğuk olarak servis edin.

Afiyet olsun



Ben anlatımdan bişey anlamadım diyorsanız bu da en kolay haliyle videosu.. Keyifli seyirler..


Add post to Blinklist Add post to Blogmarks Add post to del.icio.us Digg this! Add post to My Web 2.0 Add post to Newsvine Add post to Reddit Add post to Simpy Who's linking to this post?

Humus 26 Feb 2015 12:47 PM (10 years ago)

Her öğünde vazgeçilmezimiz #humus #yaseminmutfakta 

Son zamanlarda hemen hemen her yemekte, kahvaltıda hatta atıştırmalık olarak geceleri bile humus yer olduk. Gecenin bi yarısında aşerince lavaşa sürüp yediğimiz bile var.. İşten gelince ne yesek diye düşündüğümüzde önce humus hazırlayıp sonra ana öğüne geçiyoruz. Hatta geçen arkadaşlarla yemek yerken, yemeğin ortasında ya ben neden humus yapmadım ki diyerek, sofrayı öyle bırakıp humus yapmışlığım var.. Millet yahu ne gerek var bile demeden direk tüketti yani o derece.. Sanırım ne kadar sevdiğimizi anlatabildim humusu :)
Peki nerden başladı bu humus sevdası... Dur kısaca onu da anlatayım. Telaş etme tarif çok kısa zaten hemencecik hazırlayıp tüketeceksin. Şimdi 2014 senesinin bir yeniliği daha yeni bir eve taşınmamız oldu.. 10 seneden sonra ev değiştirmek hiç kolay olmasada, üstelik yeni taşındığımız yer biraz mahrumiyet bölgesi olsada, düşün Mc Donald's ın servis yapmadığı bi yerdeyiz, yinede evimi çok seviyorum :) İşte yeni taşınmışız evde yiyecek bişi yok, dışardan söyleme şansımız yok, en yakın adam gibi market en az 5 km uzakta.. ya dedi benim bey "sen humus yapamazmısın?".. aa dedimm "yaparım canım ne olcek, bi nohut bi tahin.. " :)


#brokoliçorbası yanında daha doğrusu herşeyin yanında favorimiz #humus #yaseminmutfakta 

Bizim gelin çok güzel yapar humusu, Jale Balcı'nın 50 Pratik Menü kitabından bakıp yapıyordu diye kalmış aklımda. Hemen açtım kitabı tarifi buldum ve yaptım.. Cıııııkkk olmadı :) su fazla geldi, sarımsak az geldi, yok az nohut daha, az sarımsak artır, birazda yağ ekle derken kendim uydurup toparladım.. ilk sefer için gayet güzel oldu. He dedim tamam ya yaparım ben artık.. mevcut humus bitti. Yine yapem diye geçtim başına; cıık bu seferde sarımsak çok, tahin az, nohut fazla geldi.. aaaa dedim bu böle olmaz gari bunu ölçüye oturtmam lazım yoksa valla humussuz kalacazzz :)
Veee bu kadar uzun girişten sonra işte nihayete ulaştırdığım humus tarifimle karşınızdayım :) Ama tabii bu damak tadı. Siz yine kendi kafanıza göre ekleyip çıkarıp kendi humıusunuzu oluşturabilirsiniz.. Bize göre gari bundan iisi yok.. Ama her yiğidin bu humusu vardır demi??

Malzemeler
Yapılışı
  1. Su hariç tüm malzemeyi rondoya koyun. Püre haline gelene kadar çalıştırın. 
  2. Rondonun motoru zorlanmaya başladığında azar azar suyu ilave edin. Her ilaveden sonra yeniden çalıştırın. Burdaki amaç çok sıvı bir kıvam olmadan püre yapmak. Su miktarı kimi zaman fazla kimi zaman az gelebiliyor. O nedenle acele etmeden yavaş yavaş ilave edin. 
  3. İyice püre haline geldiğinde hazır demektir. (Dilerseniz hafif pütürlüde hazırlayabilirsiniz. Yerden az parçalanmış nohut taneleri ayrı bi lezzet veriyor. )
  4. Servis kasesine alıp üzerine zeytinyağ gezdirin. Arzunuza göre pul biber ve kuru nane ile süsleyip iyice soğuttuktan sonra servis edin.. Sıcak olarak ısıtarakta servis edebilirsiniz.. Biz soğuk daha çok seviyoruz :)
Afiyet olsun..

Add post to Blinklist Add post to Blogmarks Add post to del.icio.us Digg this! Add post to My Web 2.0 Add post to Newsvine Add post to Reddit Add post to Simpy Who's linking to this post?

Brokoli Çorbası 28 Jan 2015 4:00 AM (10 years ago)

Dur dur hemen burun kıvırma gel bi tadına bak sonra karar ver ;) #brokoliçorbası #yaseminmutfakta

Dur yahu hemen kapatma sayfayı..Neymiş brokoli sevmiyormuş. Yahu sen brokoliyi pişirmeyi bilmiyorsun ondan :) Bak şimdi tüm önyargılarından kurtul, bir koçan brokoli al gir mutfağa şu çorbayı pişir. Ön yargılarından kurtul ;) Gerçekten bana güvenmiyorsan kendine güven.. senin elinin değdiği bir sebze nasıl lezzetli olmaz ki :) Bak şimdi nasıl da cazip oldu dimi bi anda..
Velhasılın aslında brokoliyi yanlış tanıtmışlar bunca zamandır bizlere.. Bizim evde makarnada, eriştede, ette, çorbada, tek başına salatada hemen hemen her yemek türünde kullanılır brokoli. Azimliyim bu blogda da bol bol anlatıcam size brokolili lezzetler. Maksat içinizdeki ön yargılardan sizi kurtarmak. Öyle burun kıvırmadan "neeeeee brokoolliimiiiiiiii, bırak tabağı tencereyle kepçeyi getir hepsini yicem!!" diyene kadar durmak yok yola devam.. Daha önce zeytinyağlı  brokoli yemeğini okumuşsundur belki blogda.. Bu ilk değil yani, son da olmayacak :)
Yapımı pratik, pişmesi kısa süren, işten eve gelince yarım saatten kısa sürede sofrada hazır olacak bi yemek..

Bugün günlerden #brokoliçorbası :) #yaseminmutfakta

Malzemeler
Yapılışı
  1. Brokiliyi en kalınn sapından ayırıp akan suda yıkayın. Çok küçük olmamakla beraber rastegele doğrayın. Zaten sonunda el blendarı ile parçalayacağımız için çokda önemli değil doğrama şekliniz.
  2.  Soğanın kabuğunu soyup akan suyun altında yıkayın. Bıçakla dörde bölün. 
  3. Çelik tencereye yağları koyun. Unu ekleyin. Unun rengi dönüp kokusu geçene kadar 5 dakika karıştırarak kavurun. 
  4. Kaynar suyu yavaş yavaş tencereye ilave edin. Bu arada sürekli karıştırın ki topaklanma olmasın.
  5. Brokoliyi, soğanı ve sarımsağı tencereye ilave edin. Baharatları damak tadınıza göre ekleyin. Kaynayana kadar harlı ateşte, kaynamaya başlayınca kısık ateşte soğanlar yumuşayana kadar pişirin. En fazla 15 dak sonra pişmiş olacaktır.
  6. Servisden önce blenderdan geçirin. Sıcak olarak kızarmış ekmek parçalarıyla servis edin..
Afiyet olsun.. 

Not: Blenderdan geçirdikten sonra çorbanız kıvam olarak çok koyu gelirse az daha kaynar su ilave edip yeniden kaynatın. Çok sıvı olursa başka bir kasede 2 tatlı nişastayı az su ile çözün ve çorbaya ilave edin. Bir taşım kaynatın. 

Add post to Blinklist Add post to Blogmarks Add post to del.icio.us Digg this! Add post to My Web 2.0 Add post to Newsvine Add post to Reddit Add post to Simpy Who's linking to this post?

Merhaba 2015 20 Jan 2015 2:42 PM (10 years ago)

"Aşk" nedir diye sordu bana?? "Ben aşka inanmam" dedim. Yalan söylemişim.... aşk evlattır, canından kanından katıksız mutluluktur...Gerisi gelir geçer...

Dile kolay koskoca bir sene tek kelime dahi yazmadan geçirmişim.. Herhangi bi özür bunu telafi edermi sanmıyorum.. ama 2014 de o kadar çok yenilik oldu ki hayatımda ister istemez bende kapıldım gittim.. 2015 de bu yeniliklerle beraber yeniden bi canlılık gelsin istedim buralara, ne dersin okur sence başarabilecekmiyim??

İlk önce "Yasemin Mutfakta" yı "Özel Pastam"ın gölgesinden ayırdım yepyeni bi instagram hesabı açtım.. İyi oldu böyle aslında.. Böylece bol bol yemek yaparken hemencecik paylaşımda yapabilirim :) Tarifleri yine burdan paylaşmak istiyorum ama gelenek bozulmasın :)

E hadi fazlada lafi uzatmıyalım, zaten bundan sonra daha sık görüşücez ya, o aralarda ben uzun uzun anlatırım size neler neler olduğunu :)

Farkettin di mi orda muzur muzur bakan kızı :) Tanıştırayım, bu lokum yaratık Paşamın tonton kardeşi Sena :) Hayatımın en değerli iki varlığı ile merhaba 2015 ve hoşgeldin sevgili okur yeniden hayatıma!

ha bu arada merak ettim de hala buralardamısın, hadi bi ses verde burda olduğunu bileyim ?

Add post to Blinklist Add post to Blogmarks Add post to del.icio.us Digg this! Add post to My Web 2.0 Add post to Newsvine Add post to Reddit Add post to Simpy Who's linking to this post?

Yeni yılınız kutlu olsun! 31 Dec 2013 5:07 AM (11 years ago)

İyi Seneler!

Add post to Blinklist Add post to Blogmarks Add post to del.icio.us Digg this! Add post to My Web 2.0 Add post to Newsvine Add post to Reddit Add post to Simpy Who's linking to this post?

Hem katlı, hem ütülü, hem tatlı! Anne eli deymiş gibi:D 3 Oct 2013 4:24 AM (12 years ago)

  Kat kat tshirtler Kat kat tshirtler

Pastacılığı bırakıp tekstile soyunduğum doğrudur :) . Bu aralar da atölyeden pastalar değil tshirtler geçiyor :) Ama bu tshirtler öyle sizin bildiğiniz gibi değiller. Bunlar çok tatlı bikere. Sonbaharın serinliğini hissetmeye başladığımız şu günlerde sıcacık renklerle içimizi ısıtıyorlar. Gökkuşağı renkleriyle atölyemizi ve günümüzü aydınlatıyorlar.

Beşiktaşlı Fanatik Cupcakeler Trabzonlu Fanatik Formalar

Fanatik halleride güzel oldu bu tshirtlerin aslında. Öncelerde sadece tek formalar dolanırdı ortalıkta. Şimdi raflarda daha düzenli dursun diye katkat hazırlanıyorlar. Benden ufak bir tavsiye yinede, giymeden önce bi tadına bakın :) Ama size bu pasta çok büyükse o zaman mini mini cupcakeleride değerlendirebilirsiniz. Onlarda tek tek mesaj vermekte mümkün hem ;) Sizde fanatikseniz sayfamızdaki size özel fanatik taraftar bölümünü bi inceleyin derim.

Lezzetli içerik alternatifleri Bu güzel görünen pastaların içleri nasıl oluyor diye merak ediyorsunuzdur tabii. Ben pastalarımın görünüşü kadar içeriğinede önem veriyorum. benim için biri birinden üstün değil. Güzel göründüğü kadar lezzetli, lezzetli olduğu kadar güzel.. Bu ay en çok tercih edilen pasta çikolatalı frambuazlı oldu mesela.. Mevsimi geldimi en favorisi çilek aslında. Bende tazesinden buldum mu hiç kaçırmam mutlaka kullanırım çileği. Şimdi yavaş yavaş kestanede girmeye başlar pastalara. Çikolatayla buluştumu bir lokması rüya gibi olur kestaneli pastanın.

Frambuazlı Krema, çilek ve çikolata Farklı lezzetleri karıştırmakta eğlenceli kimi zaman. Misal en son keşfettiğim frambuazlı krema hem pespembe görüntüsü, hemde inanılmaz çikolatalı lezzetiyle beni benden aldı diyebilirim. Aslında daha çok farklı lezzet denemek istiyorum. Bunun için önerilere ihtiyacım var :) Ve elbette bunun için önce size güveniyorum!

Özel Pastam' da farklı ne lezzetler tatmak istersiniz? Öncelikle standard içerik alternatiflerimizi sayfamızdan inceleyin. Sonra bana önerilerinizi info@ozelpastam.com adresinden ulaştırın. Önerilerin arasından en güzelini seçip bizzat uygulayıp öneri sahibine hediye edeyim :) Özel Pastam'da sizinde bi imzanın olsun ve pastanız sizin adınızla yer alsın içerik alternatiflerinde ;) Nasıl güzel olmaz mı?

 

Add post to Blinklist Add post to Blogmarks Add post to del.icio.us Digg this! Add post to My Web 2.0 Add post to Newsvine Add post to Reddit Add post to Simpy Who's linking to this post?

İki Renkli Biskuvili Pasta 25 Apr 2013 6:36 AM (12 years ago)

Bisküvili Pasta

Gelmiş geçmiş en pratik tatlı. Özellikle öğrenci evlerinin vazgeçilmez pastası. Öğrenci haliyle gidip pastaneden pasta alamaz ama her zaman çayın yanına ders çalışırken pötibör bisküvisi vardır :) Vakti zamanında bizde öğrenciyken bir numaralı kutlama pastamızdı kendileri:) Hatta evlendikten sonra bi doğumgünümde arkadaşıma özellikle sipariş etmiştim bana bisküviliden yap diye :) Şimdi sorsam herkesin bu pastayla ilgisi bir anısı mutlaka vardır.. E deyin bakalım sizin anınız ne? 

Bisküvili Pasta   Nur'can :) ve pastası

Hani blog dünyasına ayıp olmasın diye ben hazır pudingle yapmadım :) Kaç senelik yemek blogu sahibiyiz.. "hazır puding mi kullanıyorsun?? aaayyy ne aayyıııppp" demezler mi :) Onun için ben çoook zorlanarak pudinginide kendim pişirdim.. (Laf aramızda aslında hazır pudingden daha kolay bunu yapmak ve daha lezetli.) Ama sen öğrenci adamsan hiç kasma git markete şöyle lezzetlisinden bi çikolatalı puding al. Hatta bence bu ölçülere en az iki paket alman lazım.. onunla yap :) zorlama kendini :)) sonuç yine çok etkileyici ve gösterişli olacak emin ol..

Malzemeler
Yapılışı
  1. Derin bir tencereye önce un, kakao ve şeker konur. İyice karıştırılır. Daha sonra süt ve yumurtanın sarısı ilave edilir. Çırpma teli ile iyice karıştırılır. 
  2. Harlı ateşte sürekli karıştırarak göz göz olana kadar pişirilir. Göz göz olmaya başladığında margarin ilave edilip hızlıca eritilir. Kaynamaya başlayana kadar sürekli çırpılarak pişirilir. Kaynamaya başlar başalamaz ocağın altı kapatılır. Krema hazırdır.
  3. Baton bir kek kalıbı alüminyum folyo ile kaplanır. Bu sayede pastanın kalıptan daha kolay çıkması sağlanmış olur. İsterseniz burda yağlı kağıtta kullanabilirsiniz..
  4. Kalıbın altına kremadan 1-2 kaşık alınıp sürülür. Sonra sırayla bir siyah bir beyaz şeklinde bisküviler her seferinde düz kısımlarına krema sürülerek kaba dizilir. En sonda kabın kenarlarıda araları kremalandırılmış bisküviler ile doldurulur.
  5. Kalan kremadan az miktar bisküvilerin üzerine sürülüp pasta buzdolabına kaldırılır. Tencerede artan krema daha sonra pastayı sıvamak için saklanır. Krema iyice donana kadar yaklaşık 6-8 saat buzdolabında bekletilir. 
  6. Servis için uzun bir servis tabağına kalıp ters çevrilir. Folyo sayesinde pasta kolaylıkla kalıptan ayrılır. Ayrılan krema ile pastanın her tarafı sıvanır. Dilediğiniz miktarda hindistan cevizi veya toz fıstık ile pastanın her tarafı süslenir. (Dilimlerken pastayı biraz verev keserseniz daha estetik bir görünüm alabilirsiniz :) )
Afiyet olsun..


Yazandan bişi anlamadım sen bana bunu görüntülü anlat derseniz işte o da burda :) Nasıl da düşünceliyiimm :p
  


UzmanTV
Bisküvili Pasta Tarifi

Add post to Blinklist Add post to Blogmarks Add post to del.icio.us Digg this! Add post to My Web 2.0 Add post to Newsvine Add post to Reddit Add post to Simpy Who's linking to this post?

Marullu Yasemin Pilavı (Abla-Kardeş Pilavı) 19 Apr 2013 12:13 AM (12 years ago)

Marullu Yasemin Pilavi 

Ne kadar çabuk geçiyor zaman.. Bu tarifi hazırladığımın üzerinden bişi değil neredeyse 3 senecik geçmiş :)) Leziz dergisinin Nisan 2010 sayısında yayınlanmıştı. Ah nostalji.. Blogumu şöyle bir gözden geçiriyorum bugünlerde. Neleri eksik bırakmışım diye. Liste epey kabarık.. Mesela Leziz dergisinde yayınlanan tariflerimin hiçbiri yok blogda. Sadece Havuç çorbası var.. Demekki eksikleri tamamlama sırasına önce bunları koymalıyım. Sonrada yeni tarifler gelir bakarsınız. 
Ablam Pinar'dan ( yanlış yazmadım onun adı Pınar değil Pinar :). Kızma bana TDK :P ) öğrendiğim bir tarif bu. Yaklaşık 3 sene Çin'de yaşayan ablam için evde sık sık yaptıkları pilav türlerinden biriydi. Valla bana Çin'e gittiğimde yemek nasip olmadı belki ama Türkiye'ye dönüpte Ankara'ya yerleştiklerinde sık sık yedim.. Farklı lezzetler arayanlar ve Yasemin pirincinin rehasını ayrı sevenler için mutlaka denenmeli.. Tarifin manidarlığı çok güzel aslında; tarif Pinar'dan malzeme Yasemin'den.. Bu pilavın adını Abla-Kardeş Pilavı yapıyorum bende:)) Bizden oluşuyor çünkü..Piiinnnnaaarrrrrrrrrrrrr ayyyyyyyy..... :)))

Malzemeler
Yapılışı
  1. Pilav tenceresine birer yemek kaşığı tereyağını ve ayçiçek yağını koyun. Yağlar kızana kadar bekleyin. Pirinci tencereye ilave edip kavurun. 
  2. Kaynar suyu, tuz ve karabiberi ilave edip pilavı pişirin. Normal pilavda ki gibi pirinç çok fazla yumuşamamalı. Hafif diri kalması gerekiyor. Su miktarına dikkat edin. Pilav pişince ocağın altını kapatıp kenara ayırın. 
  3. Derin vok tavaya bir miktar ayçiçek yağı koyun, kızdırın. Bu aşamadan itibaren ocağın altı hep açık ve harlı olarak yanmalı.
  4. Havucu küçük küpler halinde doğrayın. 
  5. Marulu incecik kıyın. 
  6. Vok tavada kızan yağa önce havuçları ilave edin. 5 dakika havuçlar renk değiştirip hafif kızarana kadar kızartın. Çok yumuşamayacaklar hafif diri kalacaklar. Pişen havuçları tavadan alıp kenara ayırın. 
  7. İncecik kıydığınız marulları tavadaki kızgın yağa aralıklı serpiştirerek atın. Attığınız gibi hemen kızaracaklardır. Fazla yumuşayıp sümüklenmesine izin vermeden hemen alın. Onlarıda kenara ayırın. 
  8. Tavaya temiz az miktarda ayçiçek yağı koyun. Yağın temiz olması yumurtalarınızın rengini etkiler o nedenle havuçlu marullu yağı kullanmayın. 
  9. Bir küçük kaseye yumurtaları kırıp çatalla çırpın. 
  10. Vok tavada kızan ayçiçek yağına yumurtaları atıp tahta kaşıkla parçalayarak kızartın. Hemen pişen yumurtayı da tavadan alın. 
  11. Kızaran havuç ve marulu, pişen yumurtaları pilava ilave edip iki adet kaşık yardımıyla yavaş yavaş karıştırın. 
  12. Sıcak olarak servis edin. Pilava tuz ilave etmeyip servis sırasında soya sosuyla servis edebilirsiniz. Çok daha lezzetli olacaktır. 
Afiyet olsun.. 


Hani dergiyi alamadıysanız bu da dergiden bir görüntü :)
Leziz Nisan 2010 - MarulluYaseminPilavi

Add post to Blinklist Add post to Blogmarks Add post to del.icio.us Digg this! Add post to My Web 2.0 Add post to Newsvine Add post to Reddit Add post to Simpy Who's linking to this post?

Sencer Paşa'nın 5.yaşgünü Etkinlikleri 12 Apr 2013 7:35 AM (12 years ago)

paşa 5.yaşgnü

Hımm.. Bir bakalım.. 40 gün 40 gece süren etkinlikler, araya giren işler, e çekilen binlerce fotoğrafın ayıklanıp düzeltilmesi.. Evet daha bir çok bahane sayabilirim neden bu kadar geç yazdığıma dair ama saymayacağım sayın okur. :) 

sencerveben

Efenim bilenler bilir. Ben Paşa'nın doğumgünlerinde hep bi ayrı hazırlanırım. İlk yaş gününde en acemi halimle iki katlı pasta yapmış üzerine birde tepe taklak gezinen palyaçolar yerleştirmiştim ki ah ah... Palyaço bende fenomen haline gelince 2. yaşgününde de, 3.yaşgününde de aynı temayı devam ettirmiştim.. Niyetim Paşa büyüdükçe palyaçoları da büyütmekti ama gel gör ki yoğunluk yorgunluk derken 4.yaşgününü sıradan bir pasta ve ailecek dışarda yenilen yemekle geçirmek durumunda kalmıştık.. Meğer nasıl da hata etmişim.. Nerden bilirdim ki çocuk 1,2,3 hatırlamaz ama 4 unutmazmış.. Sen o kadar doğumgünleri yap, palyaçoları oturt, saatlerce menü hazırla ama bir sene doğumgünü yapma senin oğlan "anneeeee benim hiç doğumgünüm olmuyoorrrrr! sen neden benim doğumgünümü yapmıyorsun!!!" diye ağıt yaksın.. Evet evet aynen böle.. Ben de şanım yürüsün diye değil tamamen oğlanın çenesi kapansın diye bu sene O'na en cıvılından en kımılından bi parti verdim :)) Yoksa yani ben kiiimmm parti vermek kim :p 

tatlibufe   sofra

Şimdi su sofralara bakıyorum da ayyy iyi ki de doğurmuşum ben Paşa'yı diyorum.. Yoksa benim ev hayatta bu kadar renklenmezdi.. Her sene palyaçolardan gidince bu sene palyaçodan sonra favorim olan balonlara terfi ettim. (Şimdi kuzu ne alaka diyecekseniz tabii.. Açıklıyacağım sayın okur acele etme :)) ) Evin asılabilecek her noktasına uçan balonları astım. Asılamayacaklara tüm gece ciğerlerim patlayasıcaya kadar balon şişirdim.. Sabaha ağzımda tuhaf bir tat ile uyandığımda; çok fazla balon şişirmenin dudaklarda silikon etkisi yarattığının yalan olduğunu sadece iğrenç plastik bi tatla günü geçirmek zorunda kalındığını öğrendim.. (Kendime not: En kısa zamanda balon şişirme aparatlarından al cimrilik etme :) ) Velhasılı kelamın booool yemekli boool kahkahalı, şen şakrak, hepsinden önemlisi Paşa'mın uzun süre unutamayacağı bir doğumgünü oldu... Eee Paşam gayri bir sene kafamı şişirmezsin.. Bakalım seneye neler yapacağız :)
Şimdi geçelim günün lezzetlerine.. Mühendisim ya menü hazırlığında da akıllılık edip canıım Blog dostlarımla periyodik toplanmalarımızın bendeki sırasına Paşa'nın doğumgününü denk getirdim. Böylece noldduu.. Tabi ki bir sürü hamarat hanım elleri kolları dolu dolu gelip sofrayı donattılar.. Akıllıyım dimiii :)) ? 

toptop   avci

Selen'im benim hep favorim olarak kalacak olan Avcı böreğini hazırlayıp getirdi, bende kalabalığız, bizi tek börek paklamaz deyip yanına kıymalı toptop böreklerden hazırladım.. Bu börek hem görüntü hemde lezzet olarak tam not alınca blog için gelecek tariflerden biri olmaya aday oldu.. 
patatessalatas   kizartma
koftepatates   kadibudu

Canım Kadim ustam, yine ustalığını konuşturdu ve menüme karışık kızartma, kadınbudu köfte, boool otlu patates salatası ve misket köftelerle katıldı. Ah ustam valla sen olmasan ben bu kadar adamı nasıl ağırlarım bilmiyorum.. Hele senin kadınbudu köfteler.. Valla bak millet giderken yanında ekstra paket yapıp evdeki açları bile doyurdu.. Ellerin dert görmesin :)

ispanaklikis   sarma

Esra'm acil çıkan işleri yüzünden gelemesede üşenmedi, "bak senin için aldım malzemeyi, sen şimdi kartları falanda hazırlamışsındır.. ben yapıp göndericem kızlarla.." diyerek beni mahçup edip o çok lezzetli ıspanaklı kişe kavuşmamızı sağladı. Ne diim ki zor bulunur senin gibisi :) Bide bizim sakar Fadime'm var ki yahu tek ayak alçıda, elinde koltuk değneğiyle geldiği yetmiyormuş gibi bide üşenmeyip kalem gibi sardığı yaprak dolmalarını getirmiş. Ah Fadime'm valla kaçtane yediğimi hatırlamıom ama gene olsa gene yerim.. Pişman değilim :)

borulce   corekotlu

Canım Bahanem'in bizim toplantılarımızda müptela haline getirdiğimiz börülce salatası.. Valla davet bitti ama salatanın namı en az 3 gün daha sürdü. Dolapta kalan son kaşığı bile kimseyle paylaşmayıp kendim yedim.. (Bir itirafım var sayın okur, ben yemeğimde hiç paylaşımcı değilimdir. İste sana da yapayım ama ne olur benim tabağımdakine dokunma :) ) Pınar'ımın ağızda dağılan kıyır kıyır kurabiyeleri. Lokmalık rüyalar.. Evet evet bunların ismi bu.. Öyle bir tane atıosun ağzında dağılıp gidiolar. Kendilerinden geçiyorlarr.... 

tatlibufe2

Vee geliyoruz günün en civcivli büfesine.. Valla aslında bana kalsa tüm büfeler tatlı olmalı ama bizim gruptaki tek tatlıcı ben olunca maalesef bu konuda hep az çeşitte kalıyoruz :) Serzenişimi duydunuz mu kızzllaarrrr ??? Büfe de bir tabağın halen boş olduğunu görüyorsunuz görmeyin.. O tabağı dolduracak olan arkadaş accık geç kalınca ve artık kimsenin fotoğraf için beklemeye tahammülü kalmayınca mecburen bu kare onsuz çekilde.. Orda ne olacaktı derseniz? Sütlaç olacaktı :) Hehe evet bildiğiniz sütlaç. Ben çok severim Ayşenur'um da çok güzel yaparda :)

pasta1   pasta2

Geldik merak edilen konuya.. Bu kuzunun burda ne işi var.. Paşa'nın pastasını yaparken 3.yaşgününde minyatürünü yaptığım, aslında içimde kalan gökkuşağı renklerindeki pastanın bir benzerini uygulamak istedim. Rengarenk pişirdiğimiz keklerle incecik sürülen vanilyalı krema ile bu hayalimi gerçekleştirdim. Pastanın kenar duvarlarına renkleri geçerken Paşa okuldan geldi. Sırayla bu pasta kimin sorgu sualleri başlayıncaa.. "senin olsun mu? beğendin mi?" dedim.. "eveettt benim olsun lütffeeen" dedi.. "o zaman bu pasta senin" dedim.. "ee ii o zaman tepesinde de bitane kuzu olsun" dedi.. "nası yaaa" dedim.. "ee ben kuzuyum yaa.. sen bana hep kuzum diyorsun. feridede kuzzuu diyorr." dedi.. ve bu lafların üstüne pastanın üzerinde kuzu yerini aldı :) Merakını giderebildim mi sayın okur? 

tahinli

Tahinli kurabiyeyi yanlış hatırlamıyorsam bize ilk tanıştıran Fadime'm oldu. Bu seferse bu olağanüstü lezzeti Neslos'um dan yedik. Valla bişeyin içine tahin girdimi.. O şey bambaşka bişi oluyor.. Şöyleee nasıl anlatııımm şey gibi bişi, ayyy iişşte... hımmmm... Ay çok şey oldu ama valla ne diim.. Tahiinnnn sen nelere kadilsin! 

makaron2   makaron1

Vee işte toplanmalarımızın değişmez lezzeti mutlak üstad canım Münevver Ablam'ın harika, yetmez, olağanüstü, olmadı, dehşet, cık.. ayyyy valla tanımlamakta zorlandığım süppppperrrrr makaronları. Her buluşmada yepyeni halleriyle soframızı şenlendirmekte ve her seferinde bizi bizden almaktalar.. Bu sefer tema balon olunca bide onlara balon şekli veripte çubuklara geçirip yeni bir boyuta taşıyan Münevver ablaaamm! bitanesin! saygıyla eğiliyorum!

yildizkurabiye
cupcake   cakepop

Geride kalanlar; şekerli cakepop, yıldızlı ferah kurabiyeler ve yoğun çikolatalı cupcakeler.. Naçizane Özel Pastam'ın ürünleri.. Kurabiyelerde limonun ferahlığı mısır ununun kıtırlığı valla tadılmaya değer.. Cakepoplar ve cupcakeler zaten kendilerini sıkça ispatlamakta. Ben yinede denemeden geçmeyin derim. (Bu paragrafta reklam kokusu alıyorum.. yazının başına yazaydım bari bu yazıda reklam olacaktır diye. bak şimdi RTÜK le başım derde girecek :p )

susleme

Vee iştee bir doğumgününü daha böyle noktaladık sayın okur. Bool renkli bol patpatlı ve boooooool kahkahalı.. Dilerim ki her günümüz böyle geçsin.. Dostluklarımız katlanarak çoğalsın, yuvalarımızdan huzur, mutluluk ve neşe hiç eksik olmasın.. 

herkes

Yazıma burda son verirkene, küçüklerin yanaklarından, büyüklerin ellerinden, yaşıtların gözlerinden öper, bir sonraki yazıda görüşmek üzere sizi çok sevgili dostlarımın fotoğrafıyla başbaşa bırakırım.. Esen kalın.. Afiyette kalın.. 

herkes

Not: Bu yazıyı azimle okuyabildiysen valla ne diim ki sana da helal olsun be okur, sevion sen beni biliom :))

Add post to Blinklist Add post to Blogmarks Add post to del.icio.us Digg this! Add post to My Web 2.0 Add post to Newsvine Add post to Reddit Add post to Simpy Who's linking to this post?

Patates Kroket 14 Jan 2013 11:24 AM (12 years ago)

Patates Kroket

Hey gidi uzman tv sen nelere kadilsin.. (bu kelime böylemi yazılıyor du yahu.. "kadirsin" mi "kadilsin" mi.. biri beni uyarsın lütfen :) ) Sen kalk hayatımda hiç yapmadığım bişeyi benden yapmamı iste. Bide uzman diye geçindir. Evet sevgili okur sana bir itirafım var ben patates kroketi hayatımda ilk kez uzman tv için yaptım.. Bak uzman falan geçindiğim yok bu tamamen sitenin yakıştırması :p hehehe.. Ama güzel oldu be okur.. Hani baksan kısacık kıvırcık saçlarımla pek de uzman gibi görünmüyorum ekranda ama sonucuna baktığında gayette başarılı bir kroket olduğunu söyleyebilirim.

Patates Kroket

Yapımı oldukça pratik ve zahmetsiz.. Farklı sunum alternatifleriyle davetlerde soğuk sıcak tüketilebilecek bir lezzet. Mini mini köftelerle beraber şişlere geçirilerek atıştırmalık lezzetler olabilirler.. Aklıma gelmişken hazır paşanın doğumgünü yaklaşıyor orda deniim ben sunumu.
Bu arada yüzündeki ifadeyi görebiliyorum sayın okur.. Hakikaten bu kadar kısa aralıklarda tarif yayınladım ben.. Severim şaşırtmayı bilirsin ;)

Malzemeler
Yapılışı
  1. Patatesleri sıcakken geniş bir kaseye rendeleyin. Sıcak olması önemli. Böylece hem karışımı hazırlamanız kolay oluyor hemde homojen bir karışım elde edebiliyorsunuz.
  2. Nişastayı, tüm baharatları ve yumurtanın sadece sarısını patatesler ilave edin. Yumurtanın beyazını bir kenara ayırın. 
  3. Tüm malzemeyi homojen bir karışım elde edene ve toparlanana kadar iyice yoğurun..
  4. Hazırladığınız karışımdan ceviz büyüklüğünden toplar yapın. Topları önce una, sonra yumurta akına, sonra galeta ununa bulayıp kızartmak üzere bir tabağa dizin.
  5. Kızartmak için geniş bir tavaya ayçiçek yağını koyun. Bir miktar kızdırın. Kroketleri azar azar kızgın yağda kızartın.. Aynı anda çok fazla miktarda kızartmaya çalışmayın ki yağ ısısını kaybetmesin..
  6. Kızaran kroketleri havlu peçeteye alın.. 
  7. Arzunuza göre ev yapımı domates sosuyla, ya da klasik ketçap ve mayonezle servis edin..
Afiyet olsun..




UzmanTV
Patates Kroket Yapmayı Öğrenin

UzmanTV

Add post to Blinklist Add post to Blogmarks Add post to del.icio.us Digg this! Add post to My Web 2.0 Add post to Newsvine Add post to Reddit Add post to Simpy Who's linking to this post?

Limonlu Cupcake 11 Jan 2013 12:44 PM (12 years ago)

limonlu Cupcake

Instagram çıktı mertlik bozuldu.. Aslında ondan da evvel bu iphone denen icat bizi mahvettii.. Fotoğraf makinesi taşıyan kalmadı anacım. Şimdi kim uğraşıcak kompozisyon kur, ışık ayarla, makineyi ayarla çek.. Sonra bunları bilgisayara yükle birde orda bak bakalım nasıl çıkmışlar. Olmadıysa kartı yeniden kameraya tak yeniden ayarları yap yeniden çek.. sonra yine bilgisayar..  İyiyse photoshopu aç fotoğrafı düzenle boyutunu ayarla, flickra yükle. Sonrada üşenme bu fotoğrafa yazı yaz, tarifi yaz yayınla.. Evet bunlar özetle bir tarifin fotoğrafı için yapılanlar benim cephemde.. Ha öyle bir tanede değil bir tarif için en az 15-20 kare çekiyorum o da ayrı mesele.. Ama şimdi öylemi, bak ne güzel al telefonu eline aç instagramı çek.. Anında her yerde yayında.. E canım şimdi fotoğraf makinesinde netlik ve güzellik belki yok ama en azından anında görüntü be kardeşim.. Hızlı çabuk hedefe uygun :)) Artık üşenmez iki kelimede yazarsında bari okur demesin bu Yasemin de iyice tembelleşti be canım diye.. :))
Evet sevgili okur ben kendi bahanelerimle sizlerden uzak kalamayınca çektim oldu, instagram kareleriyle de olsa tarif paylaşmaya karar verdim.. Paylaşım güzeldir be okur, özlemişim..
Limon kremali cilekli cupcake

Malzemeler (12 tane kadar)
Yapılışı
  1. Yumuşamış olan margarini şeker ile beraber mikserde iyice krema haline gelene kadar çırpın. 
  2. Limonun kabuğunu rendeleyin. Suyunu sıkın. Her ikisinide yağlı karışıma ilave edin. Vanilyayıda ekleyip birlikte iyice çırpın. 
  3. Ayrı bir kasede un ve kabartma tozunu birlikte eleyin. 
  4. Mikser kasesine sırayla bir miktar süt ilave edin, çırpın. Bir miktar unlu karışımda ilave edin, çırpın. Bu şekilde azar azar ilave ederek süt ve unu bitirin. 
  5. En son karışıma yumurtaları teker teker ilave edin. Her yumurtadan sonra karışana kadar çırpın. Fazla çırpmamaya dikkat edin. Yumurta karışsın yeter..
  6. 12'li cupcake kalıbına cupcake kağıtlarını koyun. Her bölümün 2/3 ü dolacak kadar, yani üstten yaklaşık 1 parmak boşluk kalacak kadar doldurun. 
  7. 180 derecede ön ısıtma yaptığımız alt-üst ayardaki fırında 25-30 dakika pişirin.. Kürdan batırdığınızda temiz çıkması gerekiyor.. her zaman ki gibi :)
Pişen kekleri istediğiniz kremayla doldurabilirsiniz.. Ben standart vanilyalı pastacı kreması ile dolduruyorum hatta içlerine birer tanede vişne atıyorum.. süper oluyorlar ;) İsterseniz mevsiminde içlerine taze çilek koyabilir, krema olarakda limonlu pastacı kreması ile doldurursanız işte o zaman tadından yenmezz :)))

Afiyet olsun...

NOT: Ben bunu yazılı anlamadım bana bunu görüntülü göster derseniz.. İşte size Cenk Eren'in Ev Hali programından canlı kanlı anlatımı :)). Ben programın tamamını izlemek istiyorum derseniz.. İşte onun linkide burda.. 29.Ekim.2012 CINE5'te Cenk Eren'in konuğuydum :)) Hani laf aramızda Oya hanımdan fırsat bulduğum anlarda konuşmaya çalıştım :))) Sağolsun Cenk Bey gerçekten süper bir ev sahibiydi.. Çok keyif aldığım bir program oldu..  

Add post to Blinklist Add post to Blogmarks Add post to del.icio.us Digg this! Add post to My Web 2.0 Add post to Newsvine Add post to Reddit Add post to Simpy Who's linking to this post?

Kolay değil.. 13 Nov 2012 1:06 AM (12 years ago)

Kolay degil bazen yazmak, paylaşmak. 

Düşüncelerini anlatırken doğru kelimeleri bulmak. Misal şu an da metrobüste, kalabalıkta, insan nefesleriyle yolculuk ederken ne cok vaktim var düşünmeye. Ama yazacak kağıt kalemim yok yanımda. Hani olsa da, bu kadar sallanırken otobüs, denk gelmez ki kelimeler kalemden kağıda. Ha bide tependen bakıp yazdıklarımı okumaya çalışanlarda var tabii. Yine de... Tuhaf bu vaziyete yazmayı istemek. Günün akışında o kadar hızlı geçiyorki zaman insan değil yazmaya düşünmeye vakit bulamıyor... Baksan kalemi tutmayı bile unutmuş bu el. Yani yazmaktan aciz öle kalakalıyor..

İlk günlük yazmaya başladığım zamanlar geliyor aklıma.. Eski defterleri çıkarıp okuyorum satırları. Ne çok şey yaşamışım ne çok şey paylaşmışım.. İyi ki o defterler duruyor hala diyorum kendi kendime. Onlar beni ben yapmışlar diyorum. Belki yeniden başlamalıyım, temiz bir defter alıp günlük tutmalıyım.. İlerde yaşarsam bugünleri bana anlatmaları için kelimelere aktarmalıyım.. Ama olmuyor kalem elime yakışmıyor...

Yemek günlüğü tutmaya başladım bi zamanlar, tarifler sofralar hazırladım.. İnsanlarla paylaştım, çok çok güzel yorumlar aldım. Sıcacık insanlar girdi hayatıma.. Sıcacık dostluklar kurdum. Her anımı paylaştım nerdeyse yine.. Şimdi baktım iyi ki bunları yazdım dedim..Bir süredir uğrayamadım bloguma, paylaşamadım , yazamadım.. Ama vazgeçmedi o sıcak insanlar benden takip ettiler beni, geçmişi okuyup üşenmeden güzel yorumlar bıraktılar bana.. 

Sonra bir gün bi yorum geldi. 
"Hatice Oktay 11 Kasım 2012 14:27
BLOĞUNUZU YENİLEMEYECEKSENİZ KAPATIN HERGÜN YASEMİN GELMİŞMİ DİYE BAKIYORUM YOKKKKK"

Okuyunca sitem olarak algıladım önce. Buraları ihmal ediyorum diye sitem yapıyor bana okurum dedim. Ama düşününce incindim.. kırıldım.. üzüldüm.. Hepsinden önce burası benim mutfağım, burası benim anılarım.. Bu blog benim "ANI DEFTERİM"..

Şimdi siz söyleyin bana, günlük yazmayı bıraktım diye eski defterlerimi yırtıp atayım mı???

Add post to Blinklist Add post to Blogmarks Add post to del.icio.us Digg this! Add post to My Web 2.0 Add post to Newsvine Add post to Reddit Add post to Simpy Who's linking to this post?

Çikolata Aşkı 29 Aug 2012 3:39 PM (13 years ago)

Megomanyak Çikolatacı :)
- yasemiiinnnn kıızzıımmmm nerdesiin?
- hom hom hom hom...
 - yasemiinnnnnnnnn!!!!!!
- hapır hupur höpür...
- hay allahım yine kayıp bu sarelle!! YA-SE-MİİİİİİİNNNNNNNN!!!!
- he he he :)))

Memlekette komşuların hatırladığı Yasemin; balkonda köşeye saklanmış, kara kıvırcık saçlı, eşek gözlü, al yanaklı, tombiş, çıplak ayaklı ama en önemlisi elinde sarelle kavanozu tutan, parmakları ve tüm ağız çevresi çikolataya bulanmış.. Annesinin ısrarla fazla yememesi için sakladığı çikolata kavanozunu her seferinde bulup aşıran ve tüketen öyle sevimli bir köylü kızı işte..
İlk sarelle çeşmeleri açıldığı zamanları hatırlarmısınız bilmem.. Ben hiç unutmadım.. Kovalarca doldurup kaşıntıdan patlayana kadar yerdim o çeşmelerden. Evimizde bir çeşme olsa içinde böyle çikolata aksa, bende altına yatsam böle kana kana içsem.. Başka hayalim olmadı sanırım :)) Evet sevgili okur sana bir itirafım var! Ben ölesiye bir ÇİKOLATAKOLİKTİM!!!

Çikolata yapıyorum..
Tedavim uzun sürdü ama başardım, derken.. Hatta bizzat çikolata kokan bir atölyede çikolata cennetinde yaşarken, parmağıma bulaşan çikolatayı bile yalamazken, çok da aşama kaydetmişken "Bizimle çikolata yaparmısınız?" diye çağrıldığım workshopta yeniden bağımlılığım açığa çıktı.. Ve inanılmaz bir hızla o nefis çikolatalardan avuç avuç tüketirken buldum kendimi.. 
Ali Bey'in davetiyle Belçika merkezli Puratos'un mis gibi, ekmek ve çikolata kokan fabrikasını ziyaret edip bizzat ustasının elinden içinde kahve, limon, badem ve daha bir sürü olağanüstü dolgu kreması olan çikolataları tüketme imkanına sahip oldum.. Sadece tüketmeklede yetinmeyip, bizzat kendim kendi istediğim lezzetlerde çikolatalar hazırladım.. Meğer ne meşakkatli işmiş bu çikolata yapımı yahu! 

Çikolata yapmayı öğreniyorum.. 

Yok öyle sadece erit küvertürü, dök kalıba falan.. Odanın derecesi 18-21 arasında olacak, Yok kalıplarda bu derecede soğutulmus olacak, tezgah temiz ve soğuk olacak, aman efendim kalıba dökülen çikolata 32 dereceden yüksek olursa yağlı, alçak olursa kırılgan, yok yok.. Düşündümde ben çok iyi bir çikolata yiyicisi olarak kalsam daha iyi.. Anam kimya labaratuvarı gibi atölyen yoksa bu iş yaş.. 
Ağza atıldığında çikolata çıtırdayıp dolgu yeterli akışkanlıkta değilse o çikolata, çikolata olmazmış! Aldığın çikolatanın içinde yeterli kakao yağı yoksa, renklendirmede yağ bazlı boya kullanmadıysan topyekin kaldır at paketi. Eh bu kadar zorlu aşamadan sonra elde ettiğiniz o pırıltılı çikolataları haliyle dizersiniz sizde benim gibi isminizi yazarak.. ve sadece koklamalarına izin verirsiniz evdekilerin! Bunlar seyirlikkk dokunma onlara :))
Kafanız karıştı dimi.. Velhasılı kelam, siz marketten çikolata alıp tadını çıkarın çok da detayını düşünmeyin.. Ama her lokmada o çikolata o aşamaya gelene kadar üzerinde ne kadar çok emek olduğunuda unutmayın.. Eeee ne demişler emeksiz yemek olmaz ;)
Bana bu güzel günü yaşattığı için önce Puratos'a ardından, O nefis çikolataları hazırlayan Belcolade'ye ve tüm emeği geçenlere teşekkür eder, pastalarıma dönerim..  Muhabbetle..

Add post to Blinklist Add post to Blogmarks Add post to del.icio.us Digg this! Add post to My Web 2.0 Add post to Newsvine Add post to Reddit Add post to Simpy Who's linking to this post?

Fındıklı Marmelatlı Kurabiye 30 May 2012 9:19 PM (13 years ago)

Fındıklı Marmelatlı Kurabiye Heyooooo! Hızlıca bir giriş yapayım.. Bu güzel kurabiyelerle kendimi affettireyim.. Uzun zamandır tarifi verilmeyi bekleyen lezzetlerden biri. Hem de bayaaa uzun zamandır. 
Paşanın 3.yaşgününde hazırladım bu kurabiyeleri. O kadar lezzetliydiler ki! Bak şimdi sabah sabah aklıma geldiler ya bu hafta sonuna bunlardan pişirsem mi ki acaba.. :))) Eski zamanları yad ederek gecenin köründe kurabiyemi hazırlasam.. Efet efet efet :))
Paşanın doğumgününde menüyü hazırlarken hem sunumu hem de lezzetleri düşünerek hareket ettim. Bu kadar sirk teması ve palyaçolar olunca bu kurabiyelerin üzerinde yıldızlar ve elbette kırmızı marmelat çok çok yakıştı.. Yalnız ölçülerden biraz az çıkıyormuş ben onu hesaplayamayınca bir yiyen ikinci yiyemedi. Aslında bu da fena taktik değil laf aramızda.. Böylece insanların doymadığı için haliyle damaklarında kalan tadı hiç unutmamaları sağlanmış oldu :) Taktiksel hareketler bunlar hehehe..
Efenim tarifi sevgili Teatime'in sitesinden aldım ve aynen uyarladım.. Müthiş kıvamlı bir hamur ve bembeyaz kurabiyeler elde ediyorsunuz. Kusursuz anlatımı için sevgili Mine'ye teşekkürler..

Malzemeler (Yaklaşık 15 adet kurabiye için)
Yapılışı
  1. Oda ısısında iyice yumuşayan margarine, şeker, vanilin, fındık ve kremayı ekleyin. Homojen bir karışım elde edene kadar elinizle iyice karıştırın. 
  2. Yağlı karışım iyice bulamaç gibi olduğunda unu yavaş yavaş ilave edin. Unun tamamını biranda ilave etmeyin. Hamurun kıvamı epey yumuşak kalacak. Ele yapışmayacak. Çok klasik tabirle napıyoorruuzzz.... Bir elimizi kulak memesine bir elimizi hamura değdirip kontrol ediyoruz bakalım aynı yumuşaklıktalarmı.. (Allahım sen kulak memesini hamurların kıvamını doğru anlayalım diyemi yarattın :) ) 
  3. Hamur hazır olunca buzdolabı poşetine koyup en az 1 saat buzdolabında dinlendirin. Böylece hamurun içinde yağ donacak ve merdane ile açma sırasında daha elastik hale gelecek. 
  4. Dinlenen hamuru az unlanan tezgahta merdane ile açın. İsterseniz şekilli kalıplarla istersenizde küçük çay bardağı ile daireler kesin. Kestiğiniz daireleri yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisine dizin. (Burda şöyle bir püf noktası vereyim; kapak olacak dairelerin içlerini tepsiye dizdikten sonra çıkarın. Böylece kurabiyeyi tezgahtan tepsiye taşırken deforme etmemiş olursunuz.. ) 
  5. 180 derece fansız olarak ön ısıtma yaptığınız fırında üzerleri çok fazla kızarmadan, kenarları hafif renk değiştirinceye kadar, yaklaşık 12-13 dakika pişirin. Tepside soğumaya bırakın. 
  6. Soğuduktan sonra ortalarını çıkardığınız kapakların üzerine bolca pudra şekeri serpin. 
  7. Alt kısımlara bir miktar reçel sürüp pudra şekerli kapakları üzerlerine kapatın. Dilerseniz kapattıktan sonra kapaktaki yıldızdan birazcık daha reçel ekleyebilirsiniz. (Boool malzeme sevenlerdenim.. Bilirsiniz :) )
Afiyet olsun.. 

Add post to Blinklist Add post to Blogmarks Add post to del.icio.us Digg this! Add post to My Web 2.0 Add post to Newsvine Add post to Reddit Add post to Simpy Who's linking to this post?

Özledim. 25 May 2012 1:40 AM (13 years ago)

Özledim boş vakitlerimde yemek kitaplarını karıştırıp gecenin köründe farklı tarifler denemeyii.. Sadece yeni tariflerimi denemek için arkadaşlarımı eve çağırmayı.. Bloguma koyacağım fotoğraflar için insanları karın gurultusuyla sofra başında bekletmeyi.. ama en çok ta okurlarımı.. özledim..

Add post to Blinklist Add post to Blogmarks Add post to del.icio.us Digg this! Add post to My Web 2.0 Add post to Newsvine Add post to Reddit Add post to Simpy Who's linking to this post?

Anneler Günü Hediyesi Sonuçları :) 9 May 2012 1:25 PM (13 years ago)

Veee ilk kampanyamızın sonuna geldik.. Tüm katılımcılara ilgi gösterenlere çok çok teşekkürler..  Ve işte anneler günü pastasını kazanan şanslı okurlar...

tık tık tık.. 

Add post to Blinklist Add post to Blogmarks Add post to del.icio.us Digg this! Add post to My Web 2.0 Add post to Newsvine Add post to Reddit Add post to Simpy Who's linking to this post?

Anneler Günü Hediyesi 6 May 2012 11:46 PM (13 years ago)

Anneler Günü Hediyesi Annenize en sevdiği çiçeği, yenilebilir saksılarda hediye etmek ister misiniz?? 

Bunun için yapmanız gerekenler bu linkte ... tık tık tık..


Son 2 gün... sonra bu post kendini imha edecektir...Çekiliş 9.5.2012 Çarşamba gece 23:30 da yapılacak.. Heyecanlı saatler...:))

Hadi bakalım hanımlar beyler annenizi bu özel gününde özel pastasıyla memnun etmek size bir tık uzaklıkta..











Not: Maalesef bu kampanya yalnızca İstanbul için geçerlidir. Pasta gönderimini başka şehirlere yapamadığım için.. :(

Add post to Blinklist Add post to Blogmarks Add post to del.icio.us Digg this! Add post to My Web 2.0 Add post to Newsvine Add post to Reddit Add post to Simpy Who's linking to this post?

İyi ki annem var, iyi ki anneyim.. İyi ki doğdun paşam.. 9 Feb 2012 8:03 AM (13 years ago)

Lokum Paşa
İnsan anne olmadan anlayamaz dediğinde annem gülerdim gençken, hemen hemen her genç kızın yaptığı gibi..
Ufacık bir mimiğimden kederimi, sevincimi, kızgınlığımı anladığında annem bunu nasıl yapıyor diye kendi kendime sorardım..
Yaa ne olmuş bir saat geç kaldıysam nerde olduğum belli diye dayılanırdım birde merak içinde beklerken annem..
Off anne beni hiç anlamıyorsun der için için kızardım birde benim için endişeyle bakarken annem...
Aman alt tarafı bi kaza kafamı kırmadım ya diye heyheylenirdim bana bişey oldu diye korkuyla bakarken annem..
Anne sende herşeyi büyütüyorsun, bakarım ben başımın çaresine diye serzenişte bulunurdum telaşlanırken annem..
Yaa annem şimdi bir çift kara göz bakıyor benim yüreğime hemde çoook derine ve ben anlıyorum annem.. Anlamayı, meraklanmayı, korkmayı, endişelenmeyi, sabırlı olmayı... İnsan anne olunca anlıyor.. ve her anını çok seviyor..

Add post to Blinklist Add post to Blogmarks Add post to del.icio.us Digg this! Add post to My Web 2.0 Add post to Newsvine Add post to Reddit Add post to Simpy Who's linking to this post?

Aşure 7 Dec 2011 12:26 AM (13 years ago)

 Aşure

Evde şenlik yapmak istiyorsanız aşure yapın.. Toplayın konuyu komşuyu, yaşlısı genci.. Her el birşeyler atsın kaynayan kazana. İşte o zaman anlarsınız aşurenin bereketini güzelliğini. Biri bir yandan meyveleri keser haşar, biri kuruyemişleri öğütür, başkası geceden buğdayı haşlarken, berisi haşlanmış nohut ve fasülye ile çıkagelir.. E yaşlısı açar ellerini Rabbine dua eder bereket için, bolluk için.. Keyifle pişer aşure, sevgiyle dağıtılır.. Her tabaktan alınan her lokmada sıhhatle kabul buyurulsun diye dua edilir..
 Aşure

Belki tüm sene bir selam vermeye vakit bulamadığın komşuna, aşure bahanesiyle bir kahve ikram eder, iki lafın belini kırarsın. Ya da yaşlı bir komşunun elini öper hayır duasını alırsın. Komşulardan gelen aşure kaseleri birikir, sen onları doldurmaya bahane ararsın.. Eve giren komşunun kasesi boş gönderilmez derlerdi bizim oralarda. Yapamadıysan aşure, hiç olmadı biraz pirinç koyarsın bereket olsun diye..
 Aşure   Aşure

Uzun zamandır niyetliysen aşure kaynatmaya, haydi şimdi tam zamanı.. Şu yazıyı oku kalk sonra buğdayı, fasülyeyi, nohutu suya yatırki, uykularını güzelce alıp aşure için hazırlansınlar..

Malzemeler
  • 250 gr aşurelik buğday
  • 750 gr toz şeker şeker
  • 1 su bardağı haşlanmış nohut
  • 1 su bardağı haşlanmış kuru fasülye
  • 1 çay bardağı pirinç
  • 1 çay kaşığı nişasta
  • 1 çay bardağı süt
  • Yeteri kadar kaynar su (Yaklaşık 2 litre)
  • 2 adet orta boy ayva
  • 2 adet portakal (kabukları rendelenmiş, beyaz zarı atılarak küp küp doğranmış)
  • 2 adet orta boy elma
  • 1 adet limonun kabuğu 
  • 1 fiske tuz
  • 1 yemek kaşığı kuş üzümü
  • 10 adet kuru kayısı (güzel renkli olduğu için turuncularından alın derim)
  • 1 çay bardağı kuru üzüm
  • süslemek için ayıklanmış nar, dövülmüş fındık ve ceviz
Yapılışı
  1. Buğday, fasulye ve nohut bir gece önceden ayrı ayrı kaplarda suda bekletilir. 
  2. Ertesi gün yine ayrı ayrı kaplarda iyice yumuşayana kadar haşlanır. 
  3. Fasülye ve nohutun haşlama suyu atılır. Süzgece alınır. Buğdayın iyice haşlanması şişmesi beklenir. Suyu içinde kalır süzülmez. Üzerine yeteri kadar su ilave edilir.
  4. Meyveler orta boyda doğranır. Bir tencerede çok az su ile hafif yumuşayana kadar haşlanır. Suyu süzülür. 
  5. Kuru üzüm, kuş üzümü ve kuru kayısıda ayrı bir tencere az miktar su ile yumuşayana kadar haşlanır. 
  6. İyice haşlanıp şişen buğdayın içine haşlanmış nohut ve fasülye, iyice yıkanmış pirinç ilave edilir. Pirinçleri iyice yumuşayıp şişene kadar hep beraber kaynatılır. 
  7. Yarım su bardağı suyun içinde nişasta çözdürülür. Buğdaya ilave edilir. (Aşurenin koyuluğuna göre nişasta miktarıyla oynayabilirsiniz.)
  8. Süt, tuz, limon ve portakal kabuğuda karışıma ilave edilir. Bir süre daha kaynatılır. Yaklaşık 15 dakika. 
  9. İyice kıvam alan aşureye kuru ve yaş meyveler ilave edilir. Bir 10 dakika daha kaynatılır. 
  10. En son olarak şeker ilave edilir. Şeker eriyene kadar biraz daha şerbetlenmesi için 15-20 dakika kadar daha kaynatılır. 
  11. Sıcak olarak kaselere servis edilir. İstenildiği gibi süslenir. Ben süslerken çok fazla malzeme koyup aşureyi örtmeyi sevmiyorum. O nedenle sadece fındık ve ceviz kırığıyla, nar kullandı. Ama siz isterseniz tarçın, hindistan cevizi, fıstık gibi çeşnilerle süsleyebilirsiniz..
  12. İster sıcak olarak isterseniz önce oda ısısında, daha sonra buzdolabında soğutarak tüketebilir, konu komşuya ikram edebilirsiniz..
Afiyet bal şeker, booool bereket olsun!

Add post to Blinklist Add post to Blogmarks Add post to del.icio.us Digg this! Add post to My Web 2.0 Add post to Newsvine Add post to Reddit Add post to Simpy Who's linking to this post?

Ispanaklı Yumurta 28 Nov 2011 6:58 AM (13 years ago)

Yumurtalı Ispanak

Havalar soğudu mutfaklar ısındı.. Ocaklar yandıkça, fırınlar ısındıkça evin havasında mis kokan yemekler yayıldıkça haliyle kışın tadı bir başka.. Sonbaharı devirdik deviriyoruz, önce Aralık, Ocak, sonra Şubat, Mart derken.. yeniden ılınacak havalar ve unutacağız ne kadar soğuk olduğunu ve "yaa neden bu kadar sıcak" diye serzenişler başlayacak.. Bakmayın bir çırpıda anlattığıma aslında anlattığımdan çabuk geçiyor zaman. Yeni bir sene gelmek üzere.. Bir yaş daha eklenmek üzere hayatlarımıza.. Çocuklar için bu bir heyecan, orta yaşta bu bir depresyon sebebi.. :) Her yaşın ayrı bir güzelliği var diyenlere inanmayanlardanım ben şimdilik :) Ama yavaş yavaş alıştırıyorum kendimi... Haydaa nerden çıktı bu depresif haller falan..
Neeydi konumuz ıspanaklı yumurta.. peki nasıl geleceğim buraya.. Henüz bilmiyorum durun bi toparlayayım.. Evet evet kış.. Ispanak bir kış sebzesi :))) Bakın nasıl da toparladım.. Cümleyi baştan alalım :))
 
Yumurtalı Ispanak

Sevgili okur beklenen kışın gelmesiyle körpecik ıspanaklar manavlarda yerini almışken, fazla vakit kaybetmeyin ve hemen az yağda kavurup, biraz da acı biber ekleyin.. Üzerine tazecik çiftlik yumurtalarından alıp kırın.. Sıcacık kızartığınız çıtır çıtır ekmekleri yumurtanın ortasına batıra batıra tüketin.. Bu arada kulaklarımı da çınlatmayı ihmal etmeyin. Gecenin köründe ıspanaklı yumurtayı bu kadar ballandırarak anlattığım için bana kızmadan çınlatın ama.. Bak sol kulağım çınlarsa bunu sizden bileceğim ona göre :)))

Malzemeler 
  • Çeyrek bağ ıspanak
  • 1 adet küçük boy soğan
  • 1 yemek kaşığı tereyağ
  • 1/2 çay bardağı zeytinyağ
  • 4 adet yumurta
  • tuz, karabiber, pul biber
Yapılışı
  1. Ispanakları ince ince kıyın. Soğanları küp küp doğrayın. 
  2. Genişçe bir tavaya yağları koyun. Yağlar eriyince soğanı ilave edin. Hafifçe yumuşayana kadar kavurun. 
  3. Ispanaklarıda tavaya ilave edip kapağını kapatın.Ispanaklar biraz sönünce tuz, karabiber ve pulbiberi ilave edin. Şöyle bir karıştırın. Ispanaklar körpe olduğu için çok çabuk kavrulacaklardır.
  4. Yumurtalar için kavrulmuş ıspanaklarda yuvalar açın. Yumurtaları yuvalara kırıp üzerlerine bir miktar tuz serpiştirin. Tencerenin kapağını kapatın. 
  5. Yumurtaların beyazlar şeffaflıklarını kaybettiğinde hemen sıcacık servis edin.. Yumurtalar çok katılaşmadığında çok daha lezzetli olacaktır. 
Bana okumak yetmedi ben bide izlemek istiyorum derseniz eee hadi buyrun :))

Afiyet olsun...



UzmanTV
Ispanaklı Yumurta Tarifi

UzmanTV
Ispanaklı Yumurta Tarifi

Add post to Blinklist Add post to Blogmarks Add post to del.icio.us Digg this! Add post to My Web 2.0 Add post to Newsvine Add post to Reddit Add post to Simpy Who's linking to this post?

Peynirli Poğaça 22 Nov 2011 5:18 AM (13 years ago)

Peynirli Poğaça  Peynirli Poğaça
Gece vakti tatlı krizlerime tanık oldunuz hep.. Hemen mutfağa koşmalıyım bir kurabiye bir kek bişiler çırpmalıyım dediğim çok oldu. Ancak hiç tuzlu krizim tutmadı benim, ta kii bir günün sabahında "Allahım peynirli poğaça olsa da yesek..." diye içimden geçirene kadar. Evet evet çok net bir şekilde eski klasik tip peynirli poğaça istedi canım. spesifik bilinen her evde muhakkak en az bir kere pişmiş olan türünden. Gel görki yemek blogu sahibi olmuşta etrafta ahkam kesen bendenizin mutfağında hiç pişmemiş olan türünden :))
Evet sevgili okur size bir itirafim var! Ben hiç peynirli poğaça yapmadım.. Bırak peynirliyi ben sanırım poğaça yapmadım. Şaşırmadıysanız iyi.. yahu bu hatunda uzman geçiniyor ama bir poğaça bile yapmamış dediyseniz daha iyi.. Tamam yaaa artık yaptım işte aaaa uzatmayın canım sizde :P

Peynirli Poğaça

Hem de ne poğaça!! Bildiğin ağızda dağılan birtane asla yetmez, sıcakta yerim soğukta dedirten.. Öyle bir poğaça işte :)) Ve tüm bunları gece vakti gelen tuzlu krizine bizim kızlarında eşlik etmesi sebep oldu.. Kızlarla dizi keyfi için toplandığımızda genel olarak krizler tatlı tüketimiyle biterdi. Ama bu sefer Nur daha ilk dakikasında "yaaa şöyle bi peynirli poğaça olsa da yesek.." demesiyle başladı. Son tepsiyi fırından alırken sona erdi.. Ah kalp kalbe karşı derlerdi de, midelerin karşılıklı olması çok fenaymış :)) Gecenin köründe 4 poğaçayı mideyi indirince... sormayın sormayın.. siz siz olun bu krizi bastırıp sabah kahvaltısına saklayın. Böylece aldığınız kaloriler gün içi erisin gitsin, gece vakti oranızda buranızda birikmesin :)) Ya da amaannn boşverin koşun mutfağa poğaçalar fırında pişerken siz çayı demleyin.. Hadi afiyet olsun :))

Malzemeler
  • 1 su bardağı yoğurt
  • 1/2 su bardağı ayçiçek yağı
  • 150 gr margarin (oda sıcaklığında)
  • 1 tatlı kaşığı tuz
  • 1 paket kabartma tozu 
  • 2 adet yumurta 
  • Aldığı kadar un. (yaklaşık 4-5 su bardağı)
İç malzemesi
  • Peynir
  • Nane, pul biber
Üzerine sürmek için
  • Çörek otu, susam
  • Yumurtanın 1 tanesinin sarısı
Yapılışı
  1. Derin bir kaseye 3 su bardağı kadar unu dökün. 
  2. Unun üzerine yumurtalardan bir tanesinin sarısını ayırarak kırın. Tek yumurta sarısını daha sonra poğaçaların üzerine sürmek üzere ayırın.
  3. Kalan tüm malzemeyide una ilave edip yoğurun. Hamur klasik kulak memesi kıvamında bir hamur olacak. Ne fazla yumuşak ne fazla sert. Hatta biraz yumuşak olsa daha güzel oluyor :) Aşağı yukarı 4,5 - 5 su bardağı un eklediğinizde istediğiniz kıvamı elde etmiş oluyorsunuz. Ama yine de kontrollu eklemekte fayda var. 
  4. Hamur hazır olduğunda isterseniz hamuru merdane yardımıyla açıp, yuvarlak bir kalıp veya bardakla kesebilir, isterseniz cevizden az büyük bezelere ayırıp avcunuzun içinde bezeleri açabilirsiniz. 
  5. Açılan bezelerin ortasına isterseniz sade peynir, isterseniz peynirle birlikte karıştırdığınız pul biber ve naneyi yerleştirin. Kenarlarından bastırarak kapatın. İki kenarın birbirine iyice yapışması için iyice bastırın. Pişerken açılmasınlar. Açılırlarsa da sorun yok her türlü lezzetli oluyor :)
  6. Yağladığınız tepsiye poğaçaları dizin. Yaklaşık 2 tepsi poğaça çıkıyor. Üzerlerine yumurta sarısını fırça yardımıyla sürün. Çörek otu ve susamla süsleyin. 
  7. 180 derecelik alt üst ısıttığınız fırında üzerleri iyice kızarana kadar pişirin. Piştiğini anlamak için birtanesini tepsiden kaldırın. Altıda hafif pembeleştiyse tamamdır. 
  8. İster sıcak ister soğuk ama mutlaka bir bardak çayla ikram edin..
Afiyet olsun.. 



Ben böle anlamadım bana bunu görüntülü göster derseniz diye videosu da burda :)) Tek fark var bunun içi zeytinli ;)

UzmanTV



Add post to Blinklist Add post to Blogmarks Add post to del.icio.us Digg this! Add post to My Web 2.0 Add post to Newsvine Add post to Reddit Add post to Simpy Who's linking to this post?

Çilekli Cheesecake 15 Nov 2011 3:53 AM (13 years ago)

Çilekli Cheesecake  Çilekli Cheesecake

Tamam biliyorum çileğin mevsimi değil.. Şimdi bu cheesecakede nerden çıktı diye isyan bayrağı çekmeyin. Bilinen büyük bir markete gidip gayet sera üretimi yarım kilo çilek alın.. Artık mevsiminde olmadığı için bulunamıyor diye bişey kalmadı.. Zaman değişti, artık her mevsimde herşey var. Ama tabii tercih etmek size kalmış :) Ben mevsiminde olmadımı eve çilek sokmayanlardandım. Ta kii bir müşterinin ısrarla çilekli pasta istemesine kadar. Yahu dedim "etmeyin, bakın mevsimi değil almayayım. Gelin ben size en güzelinden muzlu illa kırmızı meyve isterseniz frambuazlı yapayım" dedim.. dinletemedim.. Birkaç market dolaştım ve ne olur ne olmaz belki içinden kötüsü çıkar diye 2 kg çilek aldım. E haliyle 2 kiloyu pastada kullanmadım.. Epeyce bir miktarı arttı. Bu mevsimin çileği öle tabağa konulup kütür kütür yenmeyince, e pasta olarak da yapmak istemeyince uzun zamandır denemek istediğim meyveli cheesecake için malzeme oldular..
Çilekli Cheesecake  Çilekli Cheesecake

Meyveli cheesecakeler genelde klasik cheesecake üzerine değişik meyveli soslarla yapılıyor. Şimdi yalan yok benim vişneli cheesecake tarifimde bundan farklı değil :) (Aaa farkettimde ben onu yayınlamamışım.. He he tamam onuda farklı bir tarif olarak yazacağım demekki :) ) Yani yap cheesecake'ini limonlu, pişir üzerine meyveli sosunu al sana çeşit çeşit farklı tarif :)) Ama bu sefer kaçarı yok çilek kekin içine girecek dedim! Hatta görün bakın mevsiminde tane tane koyacağım bolca.. Vallahi ne yalan söyleyeyim içine girince asıl o zaman çilekli oluyormuş bu cheesecake..
Çilekli Cheesecake  Çilekli Cheesecake

Ee bizde cheesecake pişince tüm "cheesecakekolikler" çağrılır.. Bu da benim arkadaşlarıma kazandırdığım bir bağımlılık türü aslında. Her toplanmamızda yahu bir limonlu cheesecake yaptın ağzımıza bal çaldın arkası yok der dururlar. İnsanoğlu nankör işte :)) Unuttular portakallısını, çikolatalısını, vişnelisini... Ondandır ben cheesecake için mutfağa girdiğimde hemen telefonla toplu mesaja geçerim.. Huuu yarına cheesecake var programı yapın diye.. Bu seferde durum farklı olmadı. Ahali toplandı afiyetle yenildi. Lakin bir sorun vardı o da, ben keki gününde pişirip ikram ettim. Bu durumda asıl lezzeti anlaşılamadı. Haliyle yeniden borçlanıldı! Ama itiraf ediyorum ertesi gün bizzat kendim koca dilim yedim banamısın demedi bir dilim daha yemek istedim!. Siz siz olun sakın keki gününde ikram etmeyin mutlaka bir gece dinlendirin!!

Malzemeler
 
Taban için
  • 2 paket (400 gr) kakaolu petibör bisküvi 
  • 1 su bardağı kabuksuz kavrulmuş fındık
  • 175 gr tereyağ
Cheesecake için
  • 600 gr krem peynir (Pınar'ın sade krem peyniri. Mutlaka 1 gün oda ısısında bekleyip iyice yumuşamış olsun.)
  • 1 su bardağı toz şeker
  • 4 adet orta boy yumurta (oda ısısında)
  • 6 tatlı kaşığı mısır nişastası (tepeleme)
  • 1 paket sıvı krema (200 ml)
  • 1 adet limon (suyunu sıkın, kabuğunu rendeleyin)
  • 1 su bardağı çilek püresi
 Sos için
  • Çilek 
  • Pudra şekeri
Yapılışı
  1. Bisküvileri fındıkla beraber robotta iyice ufalatın. Tereyağını bir sos tenceresinde eritip robot calısırken ilave edin. Hepsini beraber iyice karışana kadar robotu çalıştırın.
  2. 24 cm'lik kelepçeli kalıbın tabanına yağlı kağıt serin. (Bunun için kalıbın kelepçesini çıkarın. Tabana kağıtı koyun. Kağıt kenarlardan sıkışacak şekilde kelepçeyi takıp kilitleyin. dışarda kalan fazlalığı kesin.)
  3. Kalıba bisküvili karışımı dökün. Tabanına ve kenarlarına elinizle bastırarark yerleştirin. Kekin iç karışımını hazırlayana kadar buzlukta bekletin.
  4. Mikser kabına krem peyniri boşaltın. İyice yumuşayana kadar çırpın. 
  5. Şekeri peynire ilave edip yeniden çırpın.
  6. Nişastayıda ilave edip çırpmaya devam edin.
  7. Yumurtaları bir kaseye kırın. Sonra peynirli karışıma teker teker ilave edin. Her yumurtadan sonra mikseri en yüksek devirde 3-5 saniye çırpıp yumurtanın karışmasını sağlayın ama çok da çırpmayın. Bu şekilde yumurtaların tamamını ilave edin.
  8. En son krema, limon kabukları ve limon suyunuda ilave edin. Bir 5 saniye daha çırptıktan sonra buzdolabından kalıbınızı çıkarın. Ve karışımı kalıba boşaltın. 
  9. Çilek püresini karışımın üzerinde boşaltıp spatula yardımıyla hareler çizerek dağıtın. Tamamen karışmasını isterseniz kalıba boşaltmadan önce en son ekleyerek 1-2 saniye çırpabilirsiniz. (Ben cheesecake i yerken ara ara çilek tadı ara ara da limon tadının gelmesini sevdiğim için tamamen karıştırmadım.)
  10. 175 derece turbo olmayan fırında 20-25 dakika pişirin. Daha sonra fırının kapağını hiç açmadan ısıyı 90 dereceye düşürüp 50-60 dakika daha pişirin. Piştiğini anlamak için kekin tam ortasının parlak veya ıslak olmaması gerekiyor. Ya da kek kalıbını hafif salladığınızda ortasının sallanmaması lazım. Kekin kenarları sallanabilir. Buzdolabında bir gece beklediğinde yeterince sertleşecektir panik yapmayın.
  11. Keki fırından çıkarıp soğuyana kadar oda ısısında, soğuduktan sonra bir gece buzdolabında dinlendirin.
  12. Sosu servisten 1 saat önce hazırlayın. Bunun için çilekleri ve pudra şekerini roboto koyun. Sürekli çalıştırmadan, kısık kısık çalıştırarak birbirine karışmasını sağlayın.İsterseniz tüm sosu soğuyan kekin üzerine döküp buzdolabında 1 saat bekletin. İsterseniz keki sosu yanında servis edin. Her iki şekilde de harika oluyor.
Afiyet olsun...

Add post to Blinklist Add post to Blogmarks Add post to del.icio.us Digg this! Add post to My Web 2.0 Add post to Newsvine Add post to Reddit Add post to Simpy Who's linking to this post?

Dua 5 Nov 2011 7:03 AM (13 years ago)



Rabbim; 
Anlamayı, algılamayı, idrak etmeyi, idrak ettiğimi yaşamayı nasip et...

Yaşadığımız, Hayırlı bir bayram olsun..
Muhabbetle..









* Fotoğraf internetten alınmıştır. Kaynağı bulamadığım için belirtemiyorum. Bilenler lütfen yönlendirsin.

Add post to Blinklist Add post to Blogmarks Add post to del.icio.us Digg this! Add post to My Web 2.0 Add post to Newsvine Add post to Reddit Add post to Simpy Who's linking to this post?

Cumhuriyet 29 Oct 2011 12:06 AM (14 years ago)


"Bayrakları bayrak yapan üstünde ki kandır, 
Toprak eğer uğruna ölen varsa, Vatandır!"
Cumhuriyetimiz için savaşıp bu uğurda can verdiğiniz için, Rabbim sizden razı olsun.. Mekanınız cennet, kabriniz onun bahçesi olsun..

Add post to Blinklist Add post to Blogmarks Add post to del.icio.us Digg this! Add post to My Web 2.0 Add post to Newsvine Add post to Reddit Add post to Simpy Who's linking to this post?

Silecektim ama... 25 Oct 2011 5:07 AM (14 years ago)

silecektim ama...Zaman geçti geçti geçtiii..

Yazılacaklar birikti,
Yaşanılanlar anlatılacaktı,
Anlatılacaklar anı oldu..

Uzaklaştım klavyeden, ekrandan,

Geriye sadece kağıt ve kalem kaldı..

Kağıtları dizdim üst üste,
Bir çok kelime biriktirdim..
Çok yazdım çok çizdim..

500 kere yazdım..
500 kere sildim..
Çok kelime sığdırdım kağıda ama kağıt yetmedi..

Yeni kağıt aldım bu sefer de kalemimin ucu kırıldı..

Demek ki daha yazma zamanı gelmedi..

Add post to Blinklist Add post to Blogmarks Add post to del.icio.us Digg this! Add post to My Web 2.0 Add post to Newsvine Add post to Reddit Add post to Simpy Who's linking to this post?